Yukarıda piyanist-şantör kılığına bürünmüş haliyle Gianlugi Lentini bu atlasın yeni sayfası. Kendisi 80'li yılların sonundaki "Torino'dan adam çıkmaz" öbeğini yanlış olduğunu göstere göstere kanıtladığında aynı zamanda tipik İtalyan santrafor kalıbının da çok ötesinde olduğunu gösteriyordu. Fiziği ile tekniği sayesinde sahada çok iyi oyun okuyan Lentini'nin sadece bu akılcı sayede attığı gollerin yanında kafası ile attığı gollerle çok ender görülen forvet olduğu aşikardı. Gayet tabi bunun sebeplerinden biriside futbola orta saha mevkisinde başlamış olmasıydı.
Yazın başında Milan onu transfer etmek için girişimlere bulunduğunda bir oyuncu ve sadece 2.5 milyon teklif eder(Kaynaklarda paranın birimi belli değil ancak euro paritesine göre yeniden değerlendirilmesi kuvvetle muhtemel). Fabio Capello "Sadece onu transfer edersek büyük bir açığımız kapanır" demesi Berlusconiyi ayaklandırır ve resmen transfer görüşmeleri başlar. Ancak ne var ki iki kulübünde ezeli rakibi olan Juventus'un devreye girmesinden sonra olaylar bu seneki Mehmet Topuz transferi'nin tıpatıp benzeri bir bir şekilde cereyean eder. Ve bunu şans olarak gören Torino ekibi fiyatı arttırdıkça arttırır.
Bir şekilde bonservisini tam 13.8 milyona Torino'dan alan Milano ekibi aynı zamanda hem kulüp hem dünya transfer/bonservis rekorunu kırar. Nitekim Lentini Milano ile çıktığı ilk maçlarda biraz tutuk gözükse de ligin ortasına doğru Bari ile oynanan maçta tam 3 gol atar. Ama bu gol onun kariyerinin başlangıcı değil bitişi anlamına gelir. Çünkü Lentini bir gece yarısı trafik kazası geçirir ve komaya girer.
Üç gün komada kalan Gianlugi Lentini'nin futbola dönmesi ise tam 10-11 ayı bulur. Futbola dönmesi lafı pek mecazi duruyor aslında. Çünkü Lentini, Milano kulübünde beş yıl bulunmasına rağmen sakatlığının sürekli nüksetmesinden dolayı istenmeyen adam olmuş, Milano'dan ayrılarak geçtiğimiz yıllara kadar asansör takımların müzmin sakat oyuncusu ünvanından kurtulamamıştır.
0 yorum:
Yorum Gönder