Bugün, henüz yeni keşfettiğim sitenin bir mottosu vardı; "Futbol ikinci dilimizdir."
Şu sayfada ya da başka bir ortamda İkinci Dünya savaşı hakkında bir hikaye veyahut bir olay yazsak, duysak herhangi bir serzenişte bulunmadan olayın bilinçaltımızdaki yansımalarından olsa gerek geçiştiririz. Ancak işin içine futbol ve yansımaları girince bilinçaltımız bunu bize farkettirmeden ayıklayıp bir çeşit argüman olarak sunar.
Size, Çanakkale savaşında ya da Balkan harbinde kaç kişi ölmüştür? diye sorsam, kendim dahil bunu bilecek kişi sayısının çok az olduğuna eminim. Ama soruyu; Balkan Harbinde kaç adet Fenerbahçeli oyuncu yaşamını yitirmiştir? diye sorsam bilinçaltımız bu argümanı bize ölümün futbolla alakası olmadığı halde ayıklayıp sunar.
Evet, ölüm futbolla ilgili bir mevzu ya da durum değildir. Ancak Dinamo Kiev takımı oyuncularının 1941 yazında yaşadıkları olay, dönemin gerçeklerini anlatması bir yana futbolun nelere kadir olduğunun da kanıtıdır.
Almanlar 1941 baharında Kiev'i işgal ettikleri sırada Ukrayna ligi çoktan tatil olmuştu. Üstelik, işgal sonrası dönemin önemli takımların oyuncularına Almanya futbol liglerinde oynaması şartıyla pasaport verileceği önerilmesine rağmen, Dinamo Kiev takımından kimse bu öneriyi kabul etmez. Dahası, Kiev takımı oyuncuları ve çalışanları Ukrayna'da Almanların kurduğu olağanüstü hal bölgesi mevkisinde angarya işlerde çalıştırılır. Kimi fiziğinden dolayı nakliye, kimisi fırın, mermi üretimi gibi işlerde çalıştırılır.
Alman nizamiyesindeki görev değişikliği sonrası yeni gelen Alman Yüzbaşı'nın futbola bakış açısı farklı olduğu için Dinamo Kiev takımı oyuncularının bu angarya işlerinden çıkarılıp Zenith stadında çalışabileceğini ve bu antremanlar sonunda Alman ordusunun kendi aralarında oluşturduğu takımlarla maç yapabileceğini belirtmesi üzerine Dinamo Kiev antremanlara kaldığı yerden devam eder.
Takım adını da Start olarak değiştiren Dinamo Kiev, Alman ordusu takımları ile yaptıkları maçlardan üstüste galip gelerek Almanların dikkati ve kibirini üzerlerine çekmiş ve tehditler almaya başlamışlardır. Alman ordusu üst yetkililerinden "yenilmeleri" konusunda tehditler alan oyuncular için son şans dönemin ünlü Alman takımı Lutwaffe Flakelf olacaktır. Ama Start takımı hızını bir kere almıştır. Lutwaffe Flakelf takımı da Ukrayna'dan eli boş dönmüştür.
Ve bu tehditlere karşı direniş gösteren Start takımı, Alman gizli teşkilatı Gestapo'nun gece yarısı kampa yaptığı baskınla Yahudi esir kampına götürülür. Ve burada takım oyuncularından Korotkykh uğradığı işkence sonrası hayatını kaybediyor. Esir kampındaki ayaklanmalar ve işkencelerden dolayı takım kaptanı Klymenko, Kuzmenko, Deniykz ,Trusevich gibi oyuncular hayatını kaybediyor. Takımdan sadece iki kişi hayatta kalıyor.
Yıllar sonra bu olay Cehennemde İki Devre adlı filme konu olup "bu güzel oyunun" nelere kadir olabileceği ve hangi kudret sahiplerinin "bu güzel oyuna" muktedirlik taslayabileceğini gösterip boğazımızda bir düğüm bırakmıştır.
Futbol ikinci dilimizdir...
0 yorum:
Yorum Gönder