1954 yılı. İspanya ve Türkiye yazın İsviçre'de düzenlenecek dünya kupası için baraj maçını Roma Olimpiyat stadına alıyor.Maç başlıyor ve bitimine kadar inanılmaz bir İspanyol baskısında oynanıyor. Ancak maç bitişinde tabeleda skor 2-2'yi gösteriyor. Fifa'nın kurallarına göre yazı tura atılacaktır.Ancak maçın hakemi(İsmi kaynaklarda yok) olası bir Türkiye kurası ile dönemin Faşist İspanya Kralı'nın tepkisini çekmemek için stadyumdaki bir çocuğu çağırıyor. İsmi Luigi Franco Gemma. Çocuğun gözleri bağlanıyor ve yazı tura atması isteniyor. Ki bu eylem benim gözümde mantıksızın ötesinde bir olay. Boğaz köprüsüne çıkıp kendini yakarak öldürme gibi. Madem oraya çıktın, kendini niye yakıyorsun arkadaşım? Neyse.
Çocuk gözü bağlı bir biçimde parayı havaya atıyor ve kurayı Türkiye kazanıyor. Türkiye dünya kupasına gidiyor, İspanya eleniyor. Hatta daha sonraları Türk heyeti bu çocuğu yazın oynanacak kupada Milli takım maskotu olmasını istiyor. Ancak ailesi kabul etmiyor.
Bir Türk, Bir italyan bir de İspanyol, Romanyalı bir hakem, fıkra gibi...
After the clash in the Italian capital ended in a 2-2 draw, the stalemate had to be resolved by drawing lots and a 14-year-old Roman named Luigi Franco Gemma, the son of an employee at the stadium, was picked to draw one name from the pot.
Adrian Escudero, scorer of Spain’s second goal in Rome, takes up the story:
“We shut ourselves away in the dressing room feeling utterly dispirited, thinking that there was nothing more we could do, that everything had gone so badly that the kid wouldn’t pick our name,” he told Friday’s As newspaper.
“And of course he picked Turkey. The disappointment was tremendous. We felt helpless. It was dramatic.”
0 yorum:
Yorum Gönder