Fifa, kurum olarak, nezdinde bir yığın insan ve kurumun hak aradığı yer iken, bugün gelinen noktaya değin yine aynı şekilde insan ve kurumların bir dolu hakkını yemişliği vardır.
Afiyet olsun ile biten cümleler genellikle lokantalarda olur olmasına da, İşin mutfağı sözü de haybeden çıkmamıştır. Tıpkı Bugün Henri Delaunay'ın hikayesi gibi.
Henri Delaunay, Polonya asıllı Fransiz bir Yahudi vatandaşı olup Fifa'nın bugünlere gelmesinde çok emeği geçmiş bir insandır. Ama kaderi düzgün bir vizyona sahip olmasından mütevellit ona oyunlar oynamıştır. Ünlü Amerikan Buhranı öncesinde Avrupa'nın önde gelen insanları içerisinde, Avrupa ülkelerinin kendi aralarında düzgün bir mevsimde maç yaparak halihazırda gerilmiş siyasi ortamı yumuşatmak ve bu maddi kazançla futbol birliği kurmayı önermiştir. Nitekim kabul olunmuştur.
Ancak henüz belirttiğim gibi Amerika ekonomik buhranı birden çıkagelmiş, ve her ekonomik buhranın sonrası savaş ortamı oluşur tezi yine geçerliliğini korumuştur.
Hikaye, esasında burada bitiyor. Daha doğrusu Henri Delaunay'ın hikayesi burada sonlanıyor.
Çünkü daha iyi bir ekonomik güce sahip olan Jules Rimet, arkasına biri Alman diğeri Amerikan şirketini arkasına alarak ilk dünya kupasını hazırlıyor. İsmi de "Jules Rimet Kupası". Bir umuttur, bu işten para kazanılmak isteniyor, Fifa denen kurum da daha arz-ı endam etmemiş, kurulmasına daha yıllar var.
Afiyet olsun ile biten cümleler genellikle lokantalarda olur olmasına da, İşin mutfağı sözü de haybeden çıkmamıştır. Tıpkı Bugün Henri Delaunay'ın hikayesi gibi.
Henri Delaunay, Polonya asıllı Fransiz bir Yahudi vatandaşı olup Fifa'nın bugünlere gelmesinde çok emeği geçmiş bir insandır. Ama kaderi düzgün bir vizyona sahip olmasından mütevellit ona oyunlar oynamıştır. Ünlü Amerikan Buhranı öncesinde Avrupa'nın önde gelen insanları içerisinde, Avrupa ülkelerinin kendi aralarında düzgün bir mevsimde maç yaparak halihazırda gerilmiş siyasi ortamı yumuşatmak ve bu maddi kazançla futbol birliği kurmayı önermiştir. Nitekim kabul olunmuştur.
Ancak henüz belirttiğim gibi Amerika ekonomik buhranı birden çıkagelmiş, ve her ekonomik buhranın sonrası savaş ortamı oluşur tezi yine geçerliliğini korumuştur.
Hikaye, esasında burada bitiyor. Daha doğrusu Henri Delaunay'ın hikayesi burada sonlanıyor.
Çünkü daha iyi bir ekonomik güce sahip olan Jules Rimet, arkasına biri Alman diğeri Amerikan şirketini arkasına alarak ilk dünya kupasını hazırlıyor. İsmi de "Jules Rimet Kupası". Bir umuttur, bu işten para kazanılmak isteniyor, Fifa denen kurum da daha arz-ı endam etmemiş, kurulmasına daha yıllar var.
Uruguay bu kupayı düzenlemek istiyor. Olimpiyatlarda guruları sarsılmış bu ülke nitekim finalde Arjantin'i yenerek kupayı alıyor, ve ilk resmi olmayan Dünya kupasını evine götürüyordu. Peki ya Avrupa şampiyonası?
Jules Rimet çok zeki bir karakteri ve ikna edici üslubunu kullanarak ilk Avrupa şampiyonasının İtalya'da olmasını bizzat Mussolini'ye iletmiş, bir ay sonra Almanya'ya giderek yeni gelin kıvamındaki Hitler'e teklifini sunmuştur. Bugün bu olaylar üniversite sıralarında İktisadi bilimlerde okutulur ya, hoş görülmesi lazım. Çünkü müthiş bir pazarlama düsturu.
Sonrası malum, Dünya savaşı ve 12 yıl iptal olunan Jules Rimet kupaları.
Ama Fifa da kurulur, Henri Delaunaysız.
0 yorum:
Yorum Gönder